Pelin1 - İlk heyecan, ilk temas
Seneler önce başladı her şey, kısa süren – birkaç sene – başarısız bir evlilik, sorumluluk ve hesap verecek kimse olmadan bekar hayata dönmem. Tekrar kazanılan cinsel özgürlük ve daha da önemlisi flört hakkı. Cinsellik her şey tabi ama tamamlayıcıları olmadan overrated bir tatmin olma hali. Bir kadını tavlama, flört etme en hoşlandığım şey oldu yeniden. Hatta o kadar bağlandım ki buna aslında kimseyle bağlanma hissetmeden her kadınla flört eden bir sistem kurdum. Arada ilişki yaşadığım kadınlar zaten başka kadınla flört etmeye başladığım için zaten kısa süre sonra beni terk ediyordu. Açıkçası en işime gelen kısmı da buydu bu kurduğum sistemin.
Fakat her güzel şeyin sonu olduğu gibi bunun da sonuna gelmişim ama fark edememiştim.
Flört bir bağımlılık halini aldığı için aslında önüme gelen herkesle flört etmeye başlamıştım, marketteki kasiyer, komşu ve hatta iş yerindeki mesai arkadaşlarım.
Sonun, aslında her şeyin başlangıcı içi işte böyle başlamış fark etmemişim, insan kaynakları yöneticimiz Pelin hanımın sigaraya başlaması ile senelerdir süren sadece iş amaçlı sohbetler sigara molalarında sohbetlerimizle gelişti.
Pelin akıllı bir kadında ve şirkette ve etrafında neler olduğunun fazlasıyla farkındaydı, benim her güzele selam verip bal alma ama kimseye bağlanmamam gözünden kaçmamıştı. Tutucu bir organizasyon da çalışmadığım için bunları hiçbiri sorun olmuyordu tabi, fakat Pelin hanımın gözünden de kaçmıyordu bu uçarı halim.
Sanırım bana olan ilgisinin özelleşmesini sağlayan bu durumdu.
Benim açımdan ise Pelin hanımı özel kılan esmer güzeli seksi kıvrımlı bir kadın olmasının yanı sıra, eğlenceli olmasıydı.
Açıkçası Pelin hanımım evli olması daha da hoşuma gitmeye başlamıştı, iş yerinin sosyal toplantılarından eşiyle de tanışmıştık: hatta onun varlığı o sıkıcı toplantıları eğlenceli hale getiriyordu. Birbirlerine olan uyum ve sevgileri de dikkatimi çekmişti.
Pelin hanımla kısa sigara molalarında başlayan keyifli sohbetlerimiz, karşılıklı iltifatlarla flörtöz bir hal almıştı. Açıkçası evli ve her görenin hayran olacağı bir kadının ilgisini çekmek benim de gurumu okşamaya başlamıştı.
Pelin 1.60-65 boylarında esmer, kara gözlü bir esmer güzeliydi. Gerek gözleri gerekse gülüşünün güzelliği beni büyülüyordu, benimle konuşurken, sohbetimizin eğlenceli anlarda gözünün içinin güldüğünü görmek, parladığını hissetmek çok hoşuma gidiyordu. Sanırım benim de benzer fiziksel tepkiler vermemden o da hoşlanıyordu.
Birkaç hafta sonra işyerinin pazar günü pikniğine Pelin hanımın eşi Faruk beyin gelmeyeceğini öğrenmiştim fakat Pelin Hanım insan kaynakları yöneticisi olduğu için bu tip aktivitelerde yoğun oluyordu ondan bana fayda yoktu zaten.
Tabi bu esnada boş durmadım: muhasebeden Yeşim ve finanstan stajyer Meltem’le flörtleşmeye başlamıştım bile.
Kızlarda olunca piknik de kalış sürem iyice uzamış ama hiçbir kızı arabamla şehre geri dönmek için ikna edememişti. İkisi de ayrı ayrı ayrılırken ben- bar kapanmadan önce domuz sıkısı doldurduğum - viskimi yudumluyordum. Tam o esnada Pelin Hanım bütün gün çalışmaktan yorulmuş, küçük narin ayaklarını siyah topuklu ayakkabılarından çıkarmış şekilde yanıma geldi.
Pelin – Volkan bakıyorum iki kıza aynı anda yazdın ama gene de elin boş kalmış.
Volkan – ha ha, öyle demeyin Pelin Hanım onlar çok sevdiğim mesai arkadaşlarım.
Pelin – Volkan bütün gün ayakta yorulmak bir yana bir sürü saçma işle uğraştım, artık daha fazla saçmalık çekemem. Yalan söylemeyi bırak ve şu viskini bana ver; bar kapanmış.
Pelin hanım bunları gülerek söylemişti ama buyurucu tonu çok hoşuma gitmişti. Ayrıca benim bardağımı istemesi çok hoşuma gitmişti. Viskiyi uzattım ve:
Volkan – teslim oluyorum Pelin Hanım, viskiye devam ama bullshit e son söz veriyorum.
Pelin viski bardağını elimden alırken parmaklarını elime değdirdi, bardağın benim dudaklarımın değdiği kısmını çevirdi ve yavaşça ama uzun bir yudum viskiyi tadını ala ala içti. Ve
Pelin – bullshit e son dedin fakat bar kapandı, sen hala viskiye devam diyorsun Volkan. Ayrıca bu saatten sonra hanımı bırakalım lütfen. Bana Pelin de.
Volkan – açıkçası kızlarla sadece flört ediyorum, gün içerisinde bana ilgi göstermeleri günümün güzel geçmesini sağlıyor. Evet bu gece benimle eve gelen olsa güzel olurdu ama zaten ben zaten bu sıkıcı iş yeri etkinliğinde beni eğlendirdikleri için fazlasıyla mutluyum Pelin. Viski konusunda ise, evimde ve arabamda her zaman olur
Bu kadar açık ve net konuşmam Pelin hanımın hoşuna gitti, gözünde gene o parlaklık ve dudaklarında hayran olduğum gülümseme belirdi.
Pelin – Sana güvenebileceğimi biliyordum Volkan. Kızlar konusunda açık olmana da teşekkür ederim, bu durum aslında son dönemde şirketteki her çiçekteki bal almaya çalışmandan anlamalıydım zaten. Bu konuda daha çok konuşacağımız olacak ama artık bu lanet yerde kalmak istemiyorum. Hadi arabaya viskine gidelim.
Bunu söyledikten sonra viski bardağını daha önceki uzun ve seksi yudumdan farklı olarak hızlıca ama gene seksi bir yudumla kafaya dikti.
Beraber kalkıp arabalara doğru giderken, şirketin genel müdürü, genel müdür yardımcıları ile selamlaşarak otoparka doğru yürümeye başladık.
Pelin hanımın çıplak ayakları ile kalçalarını sallayarak yürümesi hepsinin ağızlarının salyalarını akıtmıştı. Restoranda yemeğe davet etmeleri, kendi araçlarıyla bırakmayı teklif etmeleri hepsini reddetti Pelin Hanım.
Pelin – teşekkürler beyler, ama çok yorgunum ve beni Volkan bırakacak sizlere iyi eğlenceler diliyorum.
Volkan – iyi akşamlar Sezai Bey, gece halı saha maçım var benim de ayrılmam gerekiyor.
Keşke arkamızdan ne dediklerini duysam ve kulaklarım onları duysa diye içimden geçirdim. Muhtemelen arkamdan küfür ediyorlardı.
Arabaya binmeden önce bagajdan viskiyi aldım ve Pelin Hanım kapısını açtım. Arabaya binerken bacaklarını fütursuzca açarak büyük bir adım attı. Siyah dantelli iç çamaşırını gözlerimin önündeydi. Ve bakışlarımı yakaladı ama sadece hınzırca gülümsedi
.
Kendi koltuğuma geçince eteğinin baldırlarına kadar sıyrılmış olduğunu ve bacaklarının arasında restorandan yanımızda getirdiği viski bardağı duruyordu.
Volkan – viski istiyor musun Pelin?
Pelin – evet Volkan, doldur kâseyi.
Gerek restorandaki konuşma gerekse arabaya binerken verdiği kazara gibi görünmesine dikkat bile etmeden verdiği frikik son olarak bu son cümlesi artık Pelin hanımın da flört ve daha fazlasını istediğini gösteriyordu.
Gözlerimi gözlerinden ayırmadan viskiyi açtım, şişeyi bacaklarının arasına yaklaştırdım ve bardağın dökmeye başladım. Bakışlarımız hala kilitliydi ne şişe ne bardağa bakmıyordum. Viski bacaklarına dökülmeye başlamıştı, fark ettim. “Aman kutsal kâseyi yakmayalım” diyerek şişeyi hemen kaldırdım.
Açıkçası bu espri fazlasıyla cinsel gerilim olan sahneyi gevşetmiş önce Pelin Hanım sonra ben katıla katıla gülmeye başlamıştık.
Pelin – seninle çok eğleniyorum Volkan
Dedikten sonra viskiyi dudaklarına götürdü, kısa bir yudum aldı. Bardağı bana uzattı ama son anda geri çekti.
Pelin – bacaklarımdaki viskiyi siler misin Volkan.
Artık hedefine ateşlenmiş bir mermi namludan çıkmıştı. Hiçbir şey beni geri döndüremezdi. Sağ elimle bacaklarını okşayıp viskiyi sildim ve dudaklarıma götürdüm, viskili parmaklarımı yaladım.
Volkan – İyi viski birkaç damla su ile tat kazanır demişler, fakat ben senin teninin tuzunu almış viskiyle hiçbir şeyi değişmem.
Az önceki kahkahalar yerini gene cinsel çekime bırakmıştı. Hala otoparktaydık ve görünen o ki hiçbir şey ikimizin de umurunda değildi. Pelin viskiden bir yudumla dudaklarını ıslattı ve bana yaklaştı. Dudaklarımı dilimle yalayıp viskiyi tattım ve dilimi ağzına doğru ben mi verdim o mu çekti hatırlayamıyorum ama dudaklarımız birbirinden ayrılmamışçasına birleşti.
Bacaklarını ellemeye başladım, çıplak çorapsız baldırları mini eteğinden zaten çıkmıştı ama ben baldırlarının içini okşadıkça kalçası elime doğru ilerliyordu. Parmaklarım yavaşça amını okşarken dudaklarımız ve dilimiz birbirine geçmişti. Ne kadar sürdü bu durum hatırlamıyorum ama o otoparkta hiçbir şey Pelin hanımın umurunda değildi. Bir çaba ile kendimi ayırdım.
Volkan – burada daha fazla kalırsak etrafta şüphelenenler olacak, bana gidelim hadi.
Pelin – sabah iş var, bu kıyafetlerle gidemem. Faruk evde yok bu gece bana gidelim dedi.
Ve adresi söyledi.
Hızlıca otoparktan çıkarken sağ elim bacaklarını ve vücudunu avuçlamaya devam ediyordu. Pelin hanım ise viski yudumluyor diğer eliyle elimi amına doğru yönlendiriyordu. Arabada derin bir sessizlik ama ondan daha derin bir seks havası vardı.
Yarım saatlik yolculuktan sonra evine vardık, otoparka girerken Pelin hanımın külotu çıkmış, memeleri siyah sutyeninden sıyrılmış, uçları beyaz gömleğimden dışarı göz kırpıyordu. Siyah eteği ise baldırlarının sonuna kadar sıyrılmış ve kalçalarına kadar toplanmıştı.
Aracım otoparkta tanımlı olmadığı için kapı açılmadı, sıcak yaz günü olması nedeniyle kulübesinden çıkmış güvenlik görevlisi kısa boylu ve çevik kadın bana doğru eğildi. Ben camı açarken Pelin Hanım benim üstüme doğru eğildi ve “Canım açar mısın kapıyı, daire sahibiyim” dedi. Kadın güvenlik Pelin hanımın gerek meme uçlarını gerekse baldırlarının en derinine kadar sokak lambasının ışından görmüştüm eminim: hınzır gülümsemesini ve bize iyi geceler yerine “iyi eğlenceler” demesinden de anlamıştım zaten.
Otoparka park edip asansöre bindiğimizde Pelin hanımla öpüşmeye başlamıştık bile. Sağ elim amından orta parmağımsa içindeydi, elim sırılsıklam olmuştu. Dilimse ağzının içinde geziyordu.
Asansör kısa süre içerisinde kata çıktık, gece geç saat olması nedeniyle kimse durdurmadı bizi şükür ki. Beyaz mermerde topuklu ayakkabısı ile yüksek ses çıkararak önümde yürüyordu Pelin Hanım. Tek eliyle çantasından anahtarı çıkarmaya çalışırken diğer elini benim elimden ayırmıyordu. Kapının önüne gelince diğer elimle çantasını tutup yardım ettim.
Anahtarı çıkarıp kapıyı açtı. Hızlıca içeri girdik. Kapının arkasına geçer geçmez kapıya dayadım Pelin hanımı ve hemen bacaklarının arasına eğilip amına ağzımı dayadım. O kadar susamıştım ki ağzımı kaldırmadan aç bir köpek gibi yalamaya ısırmaya başladım. Dilim o kadar içine giriyordu ki aynı anda burnumda da g noktasına baskılıyordu. Nefessiz kalmıştım ama hem tadı hem kokusunu içime çekiyordum. Bu kadar yakın olduktan sonra artık benim için sadece Pelin oldu, hanımı amından kana kana içtim ve bitirdim.
Pelin çığlık çığlığa boşalmaya başlamıştı ama ben kendimi durduramıyordum. Hala dilim içine girmeye çalışıyordu.
Pelin – Volkan dur biraz nefes alayım
Deyince durum sadece koklamaya başladım ama gene kendime hâkim olamayıp baldırının içine öpüp ısırmaya başladım. Pelin biraz nefeslenince onu kucağıma aldım. Bana yatak odasını göstermesini söyledim. Hızlıca odaya geçtik. Çift kişilik yatağında üstüne atlayıp soyunmaya başladık.
Çırıl çıplak kaldık ve öpüşürken belim bir anda bacaklarının arasına girdi, artık zonklamaya başlayan sikimi esmer kırmızı dudaklı amına sokmaya başladım. O kadar fazla ıslanmıştı ki kolayca içine girerken artık dayanamayıp kökledim. Pelin “oh istediğim bu işte” dedi. Artık birbirinin içine girmiş iki aşıktık, herhangi bir ayar ve hesap yapmadan vücutlarımız temposunu bulmuştu. Derin, sert ve sık vuruşlarla Pelinin amımı sikmeye başlamıştım. Pelin de kalçası ile beni içine almak istiyordu.
Çok uzun sürmeden boşalacağım dedim şehvetten kaymış gözlerine bakarken, bana sadece korunuyorum dedi. Ve o anda en derinine kendimi bastırırken içine boşalmaya başladım ve o derin vuruş onu da boşalttı, önce gerildi sonra beni sıkmaya başladı amıyla ve takiben bacaklarıyla. Bacakları kalçamı sarıp kendisine bastırdı. Oldukça uzun boşalmayı inleyerek bitirdim. İkimizde gevşedik ve birbirimize sarıldık. Artık ıslak – terli – bedenlerimiz birbirini okşarken gene ıslak ve seksi öpücüklere geri döndük.
Uzun süre seviştik ikimizde yataktan kalmayı istemiyorduk. İçinde iyice küçüldüm ve sikimi çıkardım. Ben kalkıp tuvalete işleme giderken Pelin yatakta geriliyordu. Yatak odasının içindeki banyonun kapısını kapatmadan işerken gözümü ondan alamıyordum. Pelin “yıkanmadan yanıma geri gel Volkan” dedi. Ben yanına dönerken penisim amının sıvısı spermlerimle hala onu arzuluyordu. Pelin ise amından baldırlarının içine sızan spermlerimle geriliyordu. Dudaklarında o muhteşem gülümsemesi ve gözlerinde beni içine düşüren pırıltı vardı.
Aslında konuşmamız gereken pek çok şey vardı, ne yaptığımız, bunun ne olacağı gibi ama hiç birisi önemli değildi. Dudakları ile buluşup üstüne yattım. Gene tek beden olmuş birbirimizi öpüyor kokluyorduk, göğüslerini emerken gene kalkan aletim amına doğru doğal bir içgüdü olarak yönleniyordu. Bu sefer öncekinden daha uzun süre pozisyon zenginliği ile seviştik. Ters çevirip domaltıp siktim, yatağa bastırıp arkasından siktim. Gerçi Pelin de beni sikiyordu vücudunun her hücresi beni içine çekiyor kendini bana bastırıyordu. Kucağıma alıp memelerini emerken iyice kontrolü ele alıp kalçasını benden ayırmadan beni becermeye başladı. Pelvik kaslarına hâkim bir kadındı ve kalçasını ileri geri oynatırken amıyla da sikimi sıkıyor neredeyse sağıyordu. Çok dayanamadım tabi ki kısa süre sonra içine boşlamaya başladım, Pelin bunu seviyordu kesinlikle – erkeğinin içine boşalmasını – ve o da boşalmaya başladı. Birbirimizin içinde sevişmeye devam ettik, artık iyice yorulunca yatağa devrilip birbirimizle tek vücut olarak sevişerek uykuya daldık.
Uzun süredir yaşadığım en mükemmel seksi yaşamış ve kollarının arasında olmaktan mutlu olduğum kadının yanında uykuya dalarken aslında bilinç altımda olan soruları gene baskıladım ve bir süre sonra uzun süredir olmadığı kadar iyi bir uykuya daldım.
Sabah 8 gibi telefonun çalmasıyla uyandım. Pelin’in evi benim şehir merkezinde iş yerine yakın evime göre daha uzaktı sanırım o benden önce kalkmıştı. Pelin benim telefon alarmın sesini duymuş olacak ki, “Volkan aşkım duşu kullanabilirsin içeride havlu var” diye seslendi evin içinde bir yerden.
Kalkıp banyoya girdim, duş aldıktan sonra Pelin’e sorma gereği duymadan onun pembe diş fırçası ile dişlerimi fırçaladım. Diş fırçasının Faruk’un mavi dış fırçasının yanına koyarken, ertelediğim konular gene aklıma geldi. Çok da kendimi konuya kaptırmadan hiçbir pişmanlık hissetmeden Faruk’un mavi bornozunu giyip evin içine doğru yürümeye başladım.
İçgüdüsel olarak mutfağı hissedip ona yaklaşırken, içeriden iki kişinin sesi geliyordu. Muhtemelen radyo açık diye düşünüyordum. Açık mutfak kapısından dönünce beynimden vurulmuşa döndüm. Faruk ve Pelin kahve içiyor ve sohbet ediyordu. Pelin üzerinde yelek ve pantolon elbise, ceketi sandalye üzerinde. Faruk de spor kıyafetler ile duruyordu. Ben ise adamın karısını evire çevire siktiğimin sabahında adamın bornozu ile ıslak saçlarım ile onlara şaşkınlıkla bakıyordum.
Gülerek bana Günaydın dediler, ben mahcubiyetle Pelin’ “gece yalnızım demiştin” diyebildim, Pelin çok bilmiş tavrı ile “Evet gece yalnızdım ama sabaha Faruk adadaki evden gelecekti” dedi. Faruk ise güleç bir ifade ile “Volkan gerilme bizim için normal bir durum bu, sen ilk değilsin ve son da olmayacaksın” dedi. Ben ne diyeceğimi bilemezken Faruk devam etti “Dün karımı o iş yeri etkinliğinde yalnız bırakmadığın, kart zamparalara yem etmediğin evine geri getirdiğin için teşekkür ederim. Ama daha da önemlisi dün gece çok güzel tatmin etmişsin karımı en çok da bunun için minnettarım sana.” dedi.
Ben hala şoktan çıkamamışken Pelin bana yaklaştı ve kahvemi bana uzatırken sarıldı. “Lütfen beni yanlış anlama ama dün gece bunları konuşursak o yaşadıklarımızın hiçbiri o duygularla yaşanamazdı.” Bana sarılması Faruk’un hala bana gülerek bakması biraz rahatlatmıştı. Uzun tabureye doğru oturup kahveden birkaç yudum aldım. “Haklısın Pelin yasak olanı yapmak benim için büyük heyecandı, seni, güzel seksi ve mutlu evli kadını baştan çıkarmak sanırım beni baştan çıkaran kimyaydı dün gece için”.
Faruk araya girdi “Volkan sanırım senin Pelin’e ilgin dün geceden daha fazla, Pelin ona asıldığını anlatmıştı zaten. Dün gece bütün yıldızların bir araya gelmesi ile yaşandı. Benim evde olmamam dahil. Ben dün gündüz ve gece adada partiye davetliydim zaten, sen ise bu güzel seks partisinde bana katılamayan karımı tatmin ederek bana en güzel hediyeyi verdin. Dün gece aklım hiç Pelin de kalmadan rahatlıkla ben de sevgilimle seviştim.”
Uzun kahvaltı sandalyesinde kahvemi yudumlarken nutkum tutulmuş konuşamıyordum. Pelin’in boynumu ve kulaklarımı okşayıp saçlarımı karıştırması ise beni rahatlatıyordu. Faruk’a bakarak ve şu an bile nereden aldığımı bilemediğim cesaretle “Bu güzel sözlerin ve bana güveninle ile ilgili teşekkür ederim Faruk.” Konuştukça cesaretim yerine geliyordu. Sol elimi Pelin’in kalçasına atıp “Pelin de isterse Pelin’le bundan sonra da görüşmek isterim” dedim. Faruk “Tabi ki” derken Pelin sessiz kaldı ama gözleri ile beni onaylıyordu. İyice havaya girmiştim “Faruk fakat ben Pelin’i sadece cinsellik açısından değil, güzel zaman geçirerek de mutlu etmek eğlendirmek istiyorum. Pelin birlikte zaman geçirmekten çok zevk aldığım kadın” dedim. Pelin bana sarılıverdi ve önce yanağımdan sonra dudağımda – küçük masum bir buse ile – öptü ve “Sevgilim olmak istiyorsun yani Volkan” diye beni kesti. Zaten sabah bana aşkım dediğinde çok mutlu olmuş ama belki öylesine söylemiş olabilir diye düşünmüştüm. “Evet Pelin, Faruk kocan ise ben de sevgilin olmak istiyorum.” Dedim. Aşkın demeye cesaret edememiştim ama sevgilin olmak istiyorum demek bile çok rahatlatmıştı beni, hep bilinç altında olan Pelin ve Volkan ne olacak sorusu, Volkan Pelin ve Faruk için ne olacağa dönüşmüştü. Fakat kesin olan bir şey vardı, bu çift bunları konuşmayıp yaşıyorlardı, benim de bu kimyaya uymam lazımdı. Ve onu yaptım.
Faruk “tamam o zaman yeni sevgilin Volkan hayırlı olsun Pelin” dedi. Birbirimize bakarken gülmeye başladık, Faruk “Volkan sikin bornozdan sarkıyor belli ki gene tahrik oldun hadi rahatlamadan iş yerine gitme” dedi.
Pelin sikimi tutup bornozumu sıyırdı, ikisi giyinik ben çıplak kalmıştım. Pelin “Faruk haklı insan kaynakları müdürün olarak bu şekilde dolu bir silahla işe gitmene izin veremem, zaten kızlarla flört etmeni de artık bir kontrol altına almak zorundayız” başka insanların mutfağında çıplak daha da önemlisi erekte bir penisle duruyordum, hiçbir karşı koyma şansım yoktu söylenen her şeyi başımla onaylıyordum.
Pelin pantolonunu aşağı indirdi. Faruk yaklaştı bir elinin parmaklarına tükürürken diğer eliyle tangasını sıyırdı. Tükürüklü parmakları ile önce amını okşadı sonra içine soktu ben kulaklarını yalarken Faruk Pelini öpüyordu. Artık ben de ortama uyum sağlamıştım. Pelin’in kulaklarına kısık kesle “seni sikeceğim, kocanın gözlerine bakarken sikeceğim” dedim. Pelin bunu duyar duymaz “sik beni, sok” dedi. Faruk amının dudaklarını açmışken ben arkadan amına giriverdim. Gene çok fazla ıslanmıştı. Topuklu ayakkabıları ayağında pantolonu ayaklarının ucunda ben seri ve sert hareketler sikerken Pelin, Faruk’la öpüşmeye başladı. Ben doğrulup kendimi sadece Pelin’i hakkını vererek sikmeye başladım onların birbirini tatmasına imkân verdim.
Ben sert ve sıkı vurdukça Pelin “Faruk çok iyi sikiyor harika” diyor, Faruk ise “Sana da bu yakışır karıcım, Volkan seni istediğin kadar istediğin yerde sikebilir” diyordu.
Yaklaşık 3-4 dakika seri pompaladıktan sonra içine boşalmaya başladım hiç haber vermeden. Pelin içine aktığımı hissedince “İçime boşalıyor Faruk, tam istediğimiz gibi” dedi. Faruk ise “İşte bu sabahın kahvaltısı da çıktı” dedi. Ben içinden çıkarken Faruk eğilip Pelin’in amını, içinden döllerim akan amımı yalamaya başladı. Aslında Pelin’i boşaltmamıştım ve Faruk’un onu yalayıp tatmin etmesi çok işime gelmişti. Gerçi amından benim döllerimi yalaması ilk başta garip gelse de çok ilginç şekilde beni tahrik etmişti. Faruk hiçbir damla düşürmeden ne varsa yaladı sonra amını benim dün gece yapamadığım şekilde teknik bir şekilde yalamaya başladı.
Pelin kısa süre sonra inleyerek orgazm oldu ve inleyerek boşaldı.
Faruk külotu ve pantolonunu yukarı çekerken Pelin bana “Sen de yıkanma hadi giyin işe gidelim” dedi. Tamam deyip yatak odasına gidip giyinirken, Faruk odaya girdi. Soyunmaya başladı: “Volkan istersen benim kıyafetlerimden giyebilirsin – nasılsa karımı siktin iki gömleğin lafı mı olur” dedi.
İkimiz de kahkahalarla güldük. Faruk çırıl çıplak kalıp dün gece Pelinle çılgınlar gibi seviştiğimiz kendi yatağına yattı ve “Volkan bu eve yeniden gelirsen aklında olsun seviştiğin yatağı sakın toplama ve Pelin’in amını yalamak dışında temizleme, sen temizleyemesen bana bırak. Amını ve dağınık yatağını tatmak, hissetmek benim kocalık hakkım” dedi.
Faruk’un dolabından aldığım gömleğini giyerken “Tamamdır Faruk, senin karın senin kuralların” dedim. Faruk “Öyle bakmanı istemiyorum, sen Pelin’in sevgilisisin benim senden isteklerim bir arkadaş istekleri. Lütfen kendini yedek gibi hissetme sen Pelin’in hayatında asıl aktör olabilirsin tıpkı benim gibi ve onu mutlu etmen en önemlisi” dedi.
Tamamdır arkadaşım diyerek yatak odasından ayrıldım. Dressuardaki aynada makyajını tazeleyen Pelin in kalçalarını sıkarken “Hadi çıkalım sevgilim” dedim. Pelin “Tamam aşkım” dedi. Evin kapısından çıkarken yepyeni bir hayata adım attığımı biliyordum.
Devamı var.
Fakat her güzel şeyin sonu olduğu gibi bunun da sonuna gelmişim ama fark edememiştim.
Flört bir bağımlılık halini aldığı için aslında önüme gelen herkesle flört etmeye başlamıştım, marketteki kasiyer, komşu ve hatta iş yerindeki mesai arkadaşlarım.
Sonun, aslında her şeyin başlangıcı içi işte böyle başlamış fark etmemişim, insan kaynakları yöneticimiz Pelin hanımın sigaraya başlaması ile senelerdir süren sadece iş amaçlı sohbetler sigara molalarında sohbetlerimizle gelişti.
Pelin akıllı bir kadında ve şirkette ve etrafında neler olduğunun fazlasıyla farkındaydı, benim her güzele selam verip bal alma ama kimseye bağlanmamam gözünden kaçmamıştı. Tutucu bir organizasyon da çalışmadığım için bunları hiçbiri sorun olmuyordu tabi, fakat Pelin hanımın gözünden de kaçmıyordu bu uçarı halim.
Sanırım bana olan ilgisinin özelleşmesini sağlayan bu durumdu.
Benim açımdan ise Pelin hanımı özel kılan esmer güzeli seksi kıvrımlı bir kadın olmasının yanı sıra, eğlenceli olmasıydı.
Açıkçası Pelin hanımım evli olması daha da hoşuma gitmeye başlamıştı, iş yerinin sosyal toplantılarından eşiyle de tanışmıştık: hatta onun varlığı o sıkıcı toplantıları eğlenceli hale getiriyordu. Birbirlerine olan uyum ve sevgileri de dikkatimi çekmişti.
Pelin hanımla kısa sigara molalarında başlayan keyifli sohbetlerimiz, karşılıklı iltifatlarla flörtöz bir hal almıştı. Açıkçası evli ve her görenin hayran olacağı bir kadının ilgisini çekmek benim de gurumu okşamaya başlamıştı.
Pelin 1.60-65 boylarında esmer, kara gözlü bir esmer güzeliydi. Gerek gözleri gerekse gülüşünün güzelliği beni büyülüyordu, benimle konuşurken, sohbetimizin eğlenceli anlarda gözünün içinin güldüğünü görmek, parladığını hissetmek çok hoşuma gidiyordu. Sanırım benim de benzer fiziksel tepkiler vermemden o da hoşlanıyordu.
Birkaç hafta sonra işyerinin pazar günü pikniğine Pelin hanımın eşi Faruk beyin gelmeyeceğini öğrenmiştim fakat Pelin Hanım insan kaynakları yöneticisi olduğu için bu tip aktivitelerde yoğun oluyordu ondan bana fayda yoktu zaten.
Tabi bu esnada boş durmadım: muhasebeden Yeşim ve finanstan stajyer Meltem’le flörtleşmeye başlamıştım bile.
Kızlarda olunca piknik de kalış sürem iyice uzamış ama hiçbir kızı arabamla şehre geri dönmek için ikna edememişti. İkisi de ayrı ayrı ayrılırken ben- bar kapanmadan önce domuz sıkısı doldurduğum - viskimi yudumluyordum. Tam o esnada Pelin Hanım bütün gün çalışmaktan yorulmuş, küçük narin ayaklarını siyah topuklu ayakkabılarından çıkarmış şekilde yanıma geldi.
Pelin – Volkan bakıyorum iki kıza aynı anda yazdın ama gene de elin boş kalmış.
Volkan – ha ha, öyle demeyin Pelin Hanım onlar çok sevdiğim mesai arkadaşlarım.
Pelin – Volkan bütün gün ayakta yorulmak bir yana bir sürü saçma işle uğraştım, artık daha fazla saçmalık çekemem. Yalan söylemeyi bırak ve şu viskini bana ver; bar kapanmış.
Pelin hanım bunları gülerek söylemişti ama buyurucu tonu çok hoşuma gitmişti. Ayrıca benim bardağımı istemesi çok hoşuma gitmişti. Viskiyi uzattım ve:
Volkan – teslim oluyorum Pelin Hanım, viskiye devam ama bullshit e son söz veriyorum.
Pelin viski bardağını elimden alırken parmaklarını elime değdirdi, bardağın benim dudaklarımın değdiği kısmını çevirdi ve yavaşça ama uzun bir yudum viskiyi tadını ala ala içti. Ve
Pelin – bullshit e son dedin fakat bar kapandı, sen hala viskiye devam diyorsun Volkan. Ayrıca bu saatten sonra hanımı bırakalım lütfen. Bana Pelin de.
Volkan – açıkçası kızlarla sadece flört ediyorum, gün içerisinde bana ilgi göstermeleri günümün güzel geçmesini sağlıyor. Evet bu gece benimle eve gelen olsa güzel olurdu ama zaten ben zaten bu sıkıcı iş yeri etkinliğinde beni eğlendirdikleri için fazlasıyla mutluyum Pelin. Viski konusunda ise, evimde ve arabamda her zaman olur
Bu kadar açık ve net konuşmam Pelin hanımın hoşuna gitti, gözünde gene o parlaklık ve dudaklarında hayran olduğum gülümseme belirdi.
Pelin – Sana güvenebileceğimi biliyordum Volkan. Kızlar konusunda açık olmana da teşekkür ederim, bu durum aslında son dönemde şirketteki her çiçekteki bal almaya çalışmandan anlamalıydım zaten. Bu konuda daha çok konuşacağımız olacak ama artık bu lanet yerde kalmak istemiyorum. Hadi arabaya viskine gidelim.
Bunu söyledikten sonra viski bardağını daha önceki uzun ve seksi yudumdan farklı olarak hızlıca ama gene seksi bir yudumla kafaya dikti.
Beraber kalkıp arabalara doğru giderken, şirketin genel müdürü, genel müdür yardımcıları ile selamlaşarak otoparka doğru yürümeye başladık.
Pelin hanımın çıplak ayakları ile kalçalarını sallayarak yürümesi hepsinin ağızlarının salyalarını akıtmıştı. Restoranda yemeğe davet etmeleri, kendi araçlarıyla bırakmayı teklif etmeleri hepsini reddetti Pelin Hanım.
Pelin – teşekkürler beyler, ama çok yorgunum ve beni Volkan bırakacak sizlere iyi eğlenceler diliyorum.
Volkan – iyi akşamlar Sezai Bey, gece halı saha maçım var benim de ayrılmam gerekiyor.
Keşke arkamızdan ne dediklerini duysam ve kulaklarım onları duysa diye içimden geçirdim. Muhtemelen arkamdan küfür ediyorlardı.
Arabaya binmeden önce bagajdan viskiyi aldım ve Pelin Hanım kapısını açtım. Arabaya binerken bacaklarını fütursuzca açarak büyük bir adım attı. Siyah dantelli iç çamaşırını gözlerimin önündeydi. Ve bakışlarımı yakaladı ama sadece hınzırca gülümsedi
.
Kendi koltuğuma geçince eteğinin baldırlarına kadar sıyrılmış olduğunu ve bacaklarının arasında restorandan yanımızda getirdiği viski bardağı duruyordu.
Volkan – viski istiyor musun Pelin?
Pelin – evet Volkan, doldur kâseyi.
Gerek restorandaki konuşma gerekse arabaya binerken verdiği kazara gibi görünmesine dikkat bile etmeden verdiği frikik son olarak bu son cümlesi artık Pelin hanımın da flört ve daha fazlasını istediğini gösteriyordu.
Gözlerimi gözlerinden ayırmadan viskiyi açtım, şişeyi bacaklarının arasına yaklaştırdım ve bardağın dökmeye başladım. Bakışlarımız hala kilitliydi ne şişe ne bardağa bakmıyordum. Viski bacaklarına dökülmeye başlamıştı, fark ettim. “Aman kutsal kâseyi yakmayalım” diyerek şişeyi hemen kaldırdım.
Açıkçası bu espri fazlasıyla cinsel gerilim olan sahneyi gevşetmiş önce Pelin Hanım sonra ben katıla katıla gülmeye başlamıştık.
Pelin – seninle çok eğleniyorum Volkan
Dedikten sonra viskiyi dudaklarına götürdü, kısa bir yudum aldı. Bardağı bana uzattı ama son anda geri çekti.
Pelin – bacaklarımdaki viskiyi siler misin Volkan.
Artık hedefine ateşlenmiş bir mermi namludan çıkmıştı. Hiçbir şey beni geri döndüremezdi. Sağ elimle bacaklarını okşayıp viskiyi sildim ve dudaklarıma götürdüm, viskili parmaklarımı yaladım.
Volkan – İyi viski birkaç damla su ile tat kazanır demişler, fakat ben senin teninin tuzunu almış viskiyle hiçbir şeyi değişmem.
Az önceki kahkahalar yerini gene cinsel çekime bırakmıştı. Hala otoparktaydık ve görünen o ki hiçbir şey ikimizin de umurunda değildi. Pelin viskiden bir yudumla dudaklarını ıslattı ve bana yaklaştı. Dudaklarımı dilimle yalayıp viskiyi tattım ve dilimi ağzına doğru ben mi verdim o mu çekti hatırlayamıyorum ama dudaklarımız birbirinden ayrılmamışçasına birleşti.
Bacaklarını ellemeye başladım, çıplak çorapsız baldırları mini eteğinden zaten çıkmıştı ama ben baldırlarının içini okşadıkça kalçası elime doğru ilerliyordu. Parmaklarım yavaşça amını okşarken dudaklarımız ve dilimiz birbirine geçmişti. Ne kadar sürdü bu durum hatırlamıyorum ama o otoparkta hiçbir şey Pelin hanımın umurunda değildi. Bir çaba ile kendimi ayırdım.
Volkan – burada daha fazla kalırsak etrafta şüphelenenler olacak, bana gidelim hadi.
Pelin – sabah iş var, bu kıyafetlerle gidemem. Faruk evde yok bu gece bana gidelim dedi.
Ve adresi söyledi.
Hızlıca otoparktan çıkarken sağ elim bacaklarını ve vücudunu avuçlamaya devam ediyordu. Pelin hanım ise viski yudumluyor diğer eliyle elimi amına doğru yönlendiriyordu. Arabada derin bir sessizlik ama ondan daha derin bir seks havası vardı.
Yarım saatlik yolculuktan sonra evine vardık, otoparka girerken Pelin hanımın külotu çıkmış, memeleri siyah sutyeninden sıyrılmış, uçları beyaz gömleğimden dışarı göz kırpıyordu. Siyah eteği ise baldırlarının sonuna kadar sıyrılmış ve kalçalarına kadar toplanmıştı.
Aracım otoparkta tanımlı olmadığı için kapı açılmadı, sıcak yaz günü olması nedeniyle kulübesinden çıkmış güvenlik görevlisi kısa boylu ve çevik kadın bana doğru eğildi. Ben camı açarken Pelin Hanım benim üstüme doğru eğildi ve “Canım açar mısın kapıyı, daire sahibiyim” dedi. Kadın güvenlik Pelin hanımın gerek meme uçlarını gerekse baldırlarının en derinine kadar sokak lambasının ışından görmüştüm eminim: hınzır gülümsemesini ve bize iyi geceler yerine “iyi eğlenceler” demesinden de anlamıştım zaten.
Otoparka park edip asansöre bindiğimizde Pelin hanımla öpüşmeye başlamıştık bile. Sağ elim amından orta parmağımsa içindeydi, elim sırılsıklam olmuştu. Dilimse ağzının içinde geziyordu.
Asansör kısa süre içerisinde kata çıktık, gece geç saat olması nedeniyle kimse durdurmadı bizi şükür ki. Beyaz mermerde topuklu ayakkabısı ile yüksek ses çıkararak önümde yürüyordu Pelin Hanım. Tek eliyle çantasından anahtarı çıkarmaya çalışırken diğer elini benim elimden ayırmıyordu. Kapının önüne gelince diğer elimle çantasını tutup yardım ettim.
Anahtarı çıkarıp kapıyı açtı. Hızlıca içeri girdik. Kapının arkasına geçer geçmez kapıya dayadım Pelin hanımı ve hemen bacaklarının arasına eğilip amına ağzımı dayadım. O kadar susamıştım ki ağzımı kaldırmadan aç bir köpek gibi yalamaya ısırmaya başladım. Dilim o kadar içine giriyordu ki aynı anda burnumda da g noktasına baskılıyordu. Nefessiz kalmıştım ama hem tadı hem kokusunu içime çekiyordum. Bu kadar yakın olduktan sonra artık benim için sadece Pelin oldu, hanımı amından kana kana içtim ve bitirdim.
Pelin çığlık çığlığa boşalmaya başlamıştı ama ben kendimi durduramıyordum. Hala dilim içine girmeye çalışıyordu.
Pelin – Volkan dur biraz nefes alayım
Deyince durum sadece koklamaya başladım ama gene kendime hâkim olamayıp baldırının içine öpüp ısırmaya başladım. Pelin biraz nefeslenince onu kucağıma aldım. Bana yatak odasını göstermesini söyledim. Hızlıca odaya geçtik. Çift kişilik yatağında üstüne atlayıp soyunmaya başladık.
Çırıl çıplak kaldık ve öpüşürken belim bir anda bacaklarının arasına girdi, artık zonklamaya başlayan sikimi esmer kırmızı dudaklı amına sokmaya başladım. O kadar fazla ıslanmıştı ki kolayca içine girerken artık dayanamayıp kökledim. Pelin “oh istediğim bu işte” dedi. Artık birbirinin içine girmiş iki aşıktık, herhangi bir ayar ve hesap yapmadan vücutlarımız temposunu bulmuştu. Derin, sert ve sık vuruşlarla Pelinin amımı sikmeye başlamıştım. Pelin de kalçası ile beni içine almak istiyordu.
Çok uzun sürmeden boşalacağım dedim şehvetten kaymış gözlerine bakarken, bana sadece korunuyorum dedi. Ve o anda en derinine kendimi bastırırken içine boşalmaya başladım ve o derin vuruş onu da boşalttı, önce gerildi sonra beni sıkmaya başladı amıyla ve takiben bacaklarıyla. Bacakları kalçamı sarıp kendisine bastırdı. Oldukça uzun boşalmayı inleyerek bitirdim. İkimizde gevşedik ve birbirimize sarıldık. Artık ıslak – terli – bedenlerimiz birbirini okşarken gene ıslak ve seksi öpücüklere geri döndük.
Uzun süre seviştik ikimizde yataktan kalmayı istemiyorduk. İçinde iyice küçüldüm ve sikimi çıkardım. Ben kalkıp tuvalete işleme giderken Pelin yatakta geriliyordu. Yatak odasının içindeki banyonun kapısını kapatmadan işerken gözümü ondan alamıyordum. Pelin “yıkanmadan yanıma geri gel Volkan” dedi. Ben yanına dönerken penisim amının sıvısı spermlerimle hala onu arzuluyordu. Pelin ise amından baldırlarının içine sızan spermlerimle geriliyordu. Dudaklarında o muhteşem gülümsemesi ve gözlerinde beni içine düşüren pırıltı vardı.
Aslında konuşmamız gereken pek çok şey vardı, ne yaptığımız, bunun ne olacağı gibi ama hiç birisi önemli değildi. Dudakları ile buluşup üstüne yattım. Gene tek beden olmuş birbirimizi öpüyor kokluyorduk, göğüslerini emerken gene kalkan aletim amına doğru doğal bir içgüdü olarak yönleniyordu. Bu sefer öncekinden daha uzun süre pozisyon zenginliği ile seviştik. Ters çevirip domaltıp siktim, yatağa bastırıp arkasından siktim. Gerçi Pelin de beni sikiyordu vücudunun her hücresi beni içine çekiyor kendini bana bastırıyordu. Kucağıma alıp memelerini emerken iyice kontrolü ele alıp kalçasını benden ayırmadan beni becermeye başladı. Pelvik kaslarına hâkim bir kadındı ve kalçasını ileri geri oynatırken amıyla da sikimi sıkıyor neredeyse sağıyordu. Çok dayanamadım tabi ki kısa süre sonra içine boşlamaya başladım, Pelin bunu seviyordu kesinlikle – erkeğinin içine boşalmasını – ve o da boşalmaya başladı. Birbirimizin içinde sevişmeye devam ettik, artık iyice yorulunca yatağa devrilip birbirimizle tek vücut olarak sevişerek uykuya daldık.
Uzun süredir yaşadığım en mükemmel seksi yaşamış ve kollarının arasında olmaktan mutlu olduğum kadının yanında uykuya dalarken aslında bilinç altımda olan soruları gene baskıladım ve bir süre sonra uzun süredir olmadığı kadar iyi bir uykuya daldım.
Sabah 8 gibi telefonun çalmasıyla uyandım. Pelin’in evi benim şehir merkezinde iş yerine yakın evime göre daha uzaktı sanırım o benden önce kalkmıştı. Pelin benim telefon alarmın sesini duymuş olacak ki, “Volkan aşkım duşu kullanabilirsin içeride havlu var” diye seslendi evin içinde bir yerden.
Kalkıp banyoya girdim, duş aldıktan sonra Pelin’e sorma gereği duymadan onun pembe diş fırçası ile dişlerimi fırçaladım. Diş fırçasının Faruk’un mavi dış fırçasının yanına koyarken, ertelediğim konular gene aklıma geldi. Çok da kendimi konuya kaptırmadan hiçbir pişmanlık hissetmeden Faruk’un mavi bornozunu giyip evin içine doğru yürümeye başladım.
İçgüdüsel olarak mutfağı hissedip ona yaklaşırken, içeriden iki kişinin sesi geliyordu. Muhtemelen radyo açık diye düşünüyordum. Açık mutfak kapısından dönünce beynimden vurulmuşa döndüm. Faruk ve Pelin kahve içiyor ve sohbet ediyordu. Pelin üzerinde yelek ve pantolon elbise, ceketi sandalye üzerinde. Faruk de spor kıyafetler ile duruyordu. Ben ise adamın karısını evire çevire siktiğimin sabahında adamın bornozu ile ıslak saçlarım ile onlara şaşkınlıkla bakıyordum.
Gülerek bana Günaydın dediler, ben mahcubiyetle Pelin’ “gece yalnızım demiştin” diyebildim, Pelin çok bilmiş tavrı ile “Evet gece yalnızdım ama sabaha Faruk adadaki evden gelecekti” dedi. Faruk ise güleç bir ifade ile “Volkan gerilme bizim için normal bir durum bu, sen ilk değilsin ve son da olmayacaksın” dedi. Ben ne diyeceğimi bilemezken Faruk devam etti “Dün karımı o iş yeri etkinliğinde yalnız bırakmadığın, kart zamparalara yem etmediğin evine geri getirdiğin için teşekkür ederim. Ama daha da önemlisi dün gece çok güzel tatmin etmişsin karımı en çok da bunun için minnettarım sana.” dedi.
Ben hala şoktan çıkamamışken Pelin bana yaklaştı ve kahvemi bana uzatırken sarıldı. “Lütfen beni yanlış anlama ama dün gece bunları konuşursak o yaşadıklarımızın hiçbiri o duygularla yaşanamazdı.” Bana sarılması Faruk’un hala bana gülerek bakması biraz rahatlatmıştı. Uzun tabureye doğru oturup kahveden birkaç yudum aldım. “Haklısın Pelin yasak olanı yapmak benim için büyük heyecandı, seni, güzel seksi ve mutlu evli kadını baştan çıkarmak sanırım beni baştan çıkaran kimyaydı dün gece için”.
Faruk araya girdi “Volkan sanırım senin Pelin’e ilgin dün geceden daha fazla, Pelin ona asıldığını anlatmıştı zaten. Dün gece bütün yıldızların bir araya gelmesi ile yaşandı. Benim evde olmamam dahil. Ben dün gündüz ve gece adada partiye davetliydim zaten, sen ise bu güzel seks partisinde bana katılamayan karımı tatmin ederek bana en güzel hediyeyi verdin. Dün gece aklım hiç Pelin de kalmadan rahatlıkla ben de sevgilimle seviştim.”
Uzun kahvaltı sandalyesinde kahvemi yudumlarken nutkum tutulmuş konuşamıyordum. Pelin’in boynumu ve kulaklarımı okşayıp saçlarımı karıştırması ise beni rahatlatıyordu. Faruk’a bakarak ve şu an bile nereden aldığımı bilemediğim cesaretle “Bu güzel sözlerin ve bana güveninle ile ilgili teşekkür ederim Faruk.” Konuştukça cesaretim yerine geliyordu. Sol elimi Pelin’in kalçasına atıp “Pelin de isterse Pelin’le bundan sonra da görüşmek isterim” dedim. Faruk “Tabi ki” derken Pelin sessiz kaldı ama gözleri ile beni onaylıyordu. İyice havaya girmiştim “Faruk fakat ben Pelin’i sadece cinsellik açısından değil, güzel zaman geçirerek de mutlu etmek eğlendirmek istiyorum. Pelin birlikte zaman geçirmekten çok zevk aldığım kadın” dedim. Pelin bana sarılıverdi ve önce yanağımdan sonra dudağımda – küçük masum bir buse ile – öptü ve “Sevgilim olmak istiyorsun yani Volkan” diye beni kesti. Zaten sabah bana aşkım dediğinde çok mutlu olmuş ama belki öylesine söylemiş olabilir diye düşünmüştüm. “Evet Pelin, Faruk kocan ise ben de sevgilin olmak istiyorum.” Dedim. Aşkın demeye cesaret edememiştim ama sevgilin olmak istiyorum demek bile çok rahatlatmıştı beni, hep bilinç altında olan Pelin ve Volkan ne olacak sorusu, Volkan Pelin ve Faruk için ne olacağa dönüşmüştü. Fakat kesin olan bir şey vardı, bu çift bunları konuşmayıp yaşıyorlardı, benim de bu kimyaya uymam lazımdı. Ve onu yaptım.
Faruk “tamam o zaman yeni sevgilin Volkan hayırlı olsun Pelin” dedi. Birbirimize bakarken gülmeye başladık, Faruk “Volkan sikin bornozdan sarkıyor belli ki gene tahrik oldun hadi rahatlamadan iş yerine gitme” dedi.
Pelin sikimi tutup bornozumu sıyırdı, ikisi giyinik ben çıplak kalmıştım. Pelin “Faruk haklı insan kaynakları müdürün olarak bu şekilde dolu bir silahla işe gitmene izin veremem, zaten kızlarla flört etmeni de artık bir kontrol altına almak zorundayız” başka insanların mutfağında çıplak daha da önemlisi erekte bir penisle duruyordum, hiçbir karşı koyma şansım yoktu söylenen her şeyi başımla onaylıyordum.
Pelin pantolonunu aşağı indirdi. Faruk yaklaştı bir elinin parmaklarına tükürürken diğer eliyle tangasını sıyırdı. Tükürüklü parmakları ile önce amını okşadı sonra içine soktu ben kulaklarını yalarken Faruk Pelini öpüyordu. Artık ben de ortama uyum sağlamıştım. Pelin’in kulaklarına kısık kesle “seni sikeceğim, kocanın gözlerine bakarken sikeceğim” dedim. Pelin bunu duyar duymaz “sik beni, sok” dedi. Faruk amının dudaklarını açmışken ben arkadan amına giriverdim. Gene çok fazla ıslanmıştı. Topuklu ayakkabıları ayağında pantolonu ayaklarının ucunda ben seri ve sert hareketler sikerken Pelin, Faruk’la öpüşmeye başladı. Ben doğrulup kendimi sadece Pelin’i hakkını vererek sikmeye başladım onların birbirini tatmasına imkân verdim.
Ben sert ve sıkı vurdukça Pelin “Faruk çok iyi sikiyor harika” diyor, Faruk ise “Sana da bu yakışır karıcım, Volkan seni istediğin kadar istediğin yerde sikebilir” diyordu.
Yaklaşık 3-4 dakika seri pompaladıktan sonra içine boşalmaya başladım hiç haber vermeden. Pelin içine aktığımı hissedince “İçime boşalıyor Faruk, tam istediğimiz gibi” dedi. Faruk ise “İşte bu sabahın kahvaltısı da çıktı” dedi. Ben içinden çıkarken Faruk eğilip Pelin’in amını, içinden döllerim akan amımı yalamaya başladı. Aslında Pelin’i boşaltmamıştım ve Faruk’un onu yalayıp tatmin etmesi çok işime gelmişti. Gerçi amından benim döllerimi yalaması ilk başta garip gelse de çok ilginç şekilde beni tahrik etmişti. Faruk hiçbir damla düşürmeden ne varsa yaladı sonra amını benim dün gece yapamadığım şekilde teknik bir şekilde yalamaya başladı.
Pelin kısa süre sonra inleyerek orgazm oldu ve inleyerek boşaldı.
Faruk külotu ve pantolonunu yukarı çekerken Pelin bana “Sen de yıkanma hadi giyin işe gidelim” dedi. Tamam deyip yatak odasına gidip giyinirken, Faruk odaya girdi. Soyunmaya başladı: “Volkan istersen benim kıyafetlerimden giyebilirsin – nasılsa karımı siktin iki gömleğin lafı mı olur” dedi.
İkimiz de kahkahalarla güldük. Faruk çırıl çıplak kalıp dün gece Pelinle çılgınlar gibi seviştiğimiz kendi yatağına yattı ve “Volkan bu eve yeniden gelirsen aklında olsun seviştiğin yatağı sakın toplama ve Pelin’in amını yalamak dışında temizleme, sen temizleyemesen bana bırak. Amını ve dağınık yatağını tatmak, hissetmek benim kocalık hakkım” dedi.
Faruk’un dolabından aldığım gömleğini giyerken “Tamamdır Faruk, senin karın senin kuralların” dedim. Faruk “Öyle bakmanı istemiyorum, sen Pelin’in sevgilisisin benim senden isteklerim bir arkadaş istekleri. Lütfen kendini yedek gibi hissetme sen Pelin’in hayatında asıl aktör olabilirsin tıpkı benim gibi ve onu mutlu etmen en önemlisi” dedi.
Tamamdır arkadaşım diyerek yatak odasından ayrıldım. Dressuardaki aynada makyajını tazeleyen Pelin in kalçalarını sıkarken “Hadi çıkalım sevgilim” dedim. Pelin “Tamam aşkım” dedi. Evin kapısından çıkarken yepyeni bir hayata adım attığımı biliyordum.
Devamı var.
5 months ago