Amcamın azgın gelini

16 yaşındaydım. Köyde, dedemler ve amcamlarla bir evde yaşıyorduk. Ailemiz kalabalıktı. Ben, bir erkek ve kız kardeşim, amcamın küçük kızı ve askerlik çağında bir oğlu ve dedemle ninem, hep beraber yaşıyorduk. Tabii büyük amcamlar ve halalarım da vardı, ama onlar şehirde yaşıyordu.
Bir gün dedem rahatsızlandı ve benim de maceram ozaman başladı. Babam dedemi hastaneye götürdü ve birkaç hafta gelemediler. Köyün dışında bir ağılımız vardı, koyunları babam ve amcam güderdi. Amcam ağılda yalnız kalınca, amcamın karısı da ona yardıma gitti. Evde şimdi en büyük erkek bendim. Amcamların kendi evi vardı, ama bizimkiyle aynı bahçe içinde ve bitişikti. Birkaç ay önce amcamın oğlu bir kız kaçırmış ve 1 hafta sonra da askere gitmişti. Amcanın bu gelini evde yalnız kalmıştı. Her ne kadar evler bitişik olsa da, ona bekçilik etmek bana düştü. Ben bu göreve itiraz ettim, ama yine de annem zorladı, çaresiz kabul ettim.
İlk gün akşam geç vakte kadar bizim evde kaldık, sonra amcamın kızları ve gelinleri (ben ona yenge diyordum) ile ben amcamın evine geçtik. Yengem bana odanın birine yatak yaptı, kendisi de amcamın kızları ile aynı odada yattı. İlk birkaç gün gayet normaldi. Üçüncü gün ben amcamın kızları ile kavga ettim ve birdaha amcamların evine gitmek istemedim. Fakat yine ikna edildim ve gittim, ama amcamın kızlarına küstüm. Onlara varınca yengem bana biraz çerez falan getirdi, gönlümü aldı. Biraz sohbet ettik ve bana gayet iyi davranmıştı.
Gece uyurken bir ara yanıma birisinin geldiğini hissettim ve uyandım. Baktım yengem, “Ben de onlara bugün küstüm, seninle birlikte uyuyacağım!” diyerek usulca yatağıma girdi ve yanıma uzandı. Banimle alçak sesle sohbet etmeye başladı, bir yandan da iyice bana sokuluyordu. Nefesini hissetmeye başlamıştım. Üzerinde ince bir gecelik vardı, nerdeyse teni tenime dokunuyordu. Ben dut yemiş bülbüle dönmüştüm, bir şey diyemiyordum. Derken yengemin eli yavaş yavaş pijamamın altına kaymaya başlamıştı. Yengemin niyetini anlamıştım ve tedirgin olmuştum, “Yenge ne yapıyorsun?” dedim. Yengem de, “Ne yapayım, Ercan ağabeyin yok, canım çok istedi. Dışarıdan başka birini mi çağırayım?” deyince, ben birşey diyemedim.
Ben yaşıtlarıma göre oldukça uzun boylu ve kalıplı idim. Yengem de beni gözüne kestirmişti. Elini pijamamın içine sokup yavaş yavaş sikimi okşamaya başladı. Ben tedirgin olduğum için sikim kalkmadı. Yengem beni sakinleştirmeye çalışıyordu, ama nedense sikim birtürlü kalkmıyordu. Yengem, “Merak etme ben onu uyandırırım!” dedi ve başını yorganın altına soktu. Ne yapacak diye merakla beklerken, sikimi yalamaya başladı. Okadar değişik bir duygu idi ki, bir süre sonra sikim kalkmaya başlamıştı. Kendimi olayın akışına bıraktım. Yengem yaklaşık 10 dakika boyunca yaladı sikimi. Deli gibi somuruyordu, sanki yutacaktı. Ben de artık zevke gelmeye başlamıştım ve sikim kazık gibi olmuştu.
Yengem başını yorgandan çıkarttı ve dudaklarımı, boynumu öpmeye başladı. Eliyle sikimi okşamaya devam ediyordu. Sonra benim pijamamın altını külotumla birlikte çıkarttı. Kendisi de külotunu çıkarttı ve üzerime çıktı, kulağıma, “Sikin gerçekten istediğim kadar büyükmüş, nerdeyse Ercan ağabeyinki kadar. Şimdi ben ona müthiş bir zevk vereceğim!” dedi. Eliyle sikimi amına yerleştirdi ve üzerime yavaşça oturdu. Sikim amına girmişti. Yengem derin bir “Ohhhh!” çekti. Amının suyu kasıklarıma akıyordu. Ben tamamen şaşırmıştım, adeta nutkum tutulmuştu. Hayatımda en çok istediğim şey başıma gelmişti. Arkadaşlarla sık sık cinsel konulardan konuşurduk, ama böyle bir şeyin başıma geleceğini hiç tahmin edememiştim. Birkaç yıldır 31 çekiyordum, ama bu 31 çekmekten daha harika bir şeydi.
Yengem sikimin üstünde zıplarken inim iniliyordu. Canı yarağa susamıştı, ama kocası gidince ne yapsın, bana kalmıştı. Fakat sikimin büyüklüğü onu oldukça memnun etmişti. Yengem’n oturup kalkmaları gittikçe hızlanmıştı, nefesi fırtına gibiydi. Amının suyu kasıklarıma adeta çeşme gibi akıyordu. Ben de zevkten uçmaya başlamıştım ve fazla dayanamadım, birden patladım. Döllerim
द्वारा प्रकाशित hufezamb
7 वर्षो पूर्व