Masum olmayanlar apartmanı -4

Üç dört gün garip geçti. Murat uzak davranıyordu bana, uzun süredir de ilk defa iki gün üst üste alt kata yemeğe inmemiştik, herkeste o masaya oturma korkusu vardı besbelli. Garip davranışlarının dikkat çekeceğini düşündü ki bir öğleden sonra öğrenci olmayan okula gereksizce gittiği bir nöbet sonrası elinde bir çiçek ile gelip beni yatağa sürükledi, tek seans tatsız tuzsuz bir sevişme oldu, ikimizin de kafası yatakta değilmiş gibi, ikimiz de bir an önce boşalalım bitsin çabası içinde gibiydik. Daha geçen haftaya kadar içime girmesinden çok zevk aldığım siki içime kayarken tepkisizdim, göğüslerimi okşarken sessizce inledim, üzerimde hızlandığında birazdan içime akacağını bildiğimden boşalıyormuş gibi inledim, her boşalması sonrası yaptığı gibi dudaklarıma yapışmadı ben de aramadım dudaklarını.

Kapı çaldığında ikimiz de yeni çıkmıştık duştan. O günden beri kocamın sikini yaladığı ne yalaması siki boğazına kadar soktuğu videoyu gördüğümden andan bu yana ilk defa Serpil abla kapıda idi.

-Kız neredesin

diye sarıldı.

-Hadi gel kahve ile kek yaptım kız kıza oturalım.

Serpil ablanın sesini her duyduğunda kapıya fırlayan Murat ise ortalıklarda yoktu, işim var filan deyip göndermeye çalışırken kulağıma eğildi,

-gel kız yalnızım, evde değil, konuşmamız lazım.

Ne konuşacağımızı bilerek ama başka şey çıkmasını umarak aşağıya indim. Kahveleri içerken her zamanki dobralığı ile girdi lafa.

-Murat dışında bu çatı altındaki herkes her şeyi biliyor kızım, biraz fazla içmiştim galiba, özür dilerim ama sen de benimki ile yattın, unutalım bu konuyu.

Cevap veremedim, devam etti.

-Ben oğlanın yanına uçacağım bu gece, Cevat İstanbul’a bırakacak, bak sana söz ne yaparsa yapsın ben Murat ile bir daha görüşmem ama Cevat aylardır seni sayıklıyordu, hafta sonundan beridir seni dinlemekten sıkıntı geldi,
-söz veriyorum abla, bunların yaşanmasını istemezdim.
-Senin söz vermen için söylemedim be güzel kızım ne kadar iyisin. Cevat ile ikinizin arasındaki şey farklı, birbirinize doyana kadar ben bir iki ay kaybolayım aradan.

Bir şeyler dememe izin vermeden

-sus, gözlerinizden belli, ne istersin bakalım Los Angeles'tan

diye konuyu değiştirdi. İlk cumartesi Cevat abinin ısrarlı araması ile ikimiz de istemeyerek aşağı indik, Murat’ın iki gündür ağzını bıçak açmıyordu, Cevat’ın her zamanki samimi tavrı ile biraz kendine geldi, ah oysa herkes biliyordu Serpil’i siktiğini, ben ise üstümü çıkarmadan oturdum havuz kenarında, hoş geldin sarılmasında kalçamı sıkan el Cevat’ın rahat durmayacağını gösteriyordu zaten, ben de kaçınmamıştım kalçamdaki kalın parmaklardan, durmadı da. Murat’ın okula gittiği gün kapımda idi.

-İşim var

dememe aldırış etmeden içerdeydi. Mutfağa girdim, sanki odada oturmaktan daha güvenli geldi ama sarılması karşısında güçsüzdüm, dudaklarıma eğildiğinde geri adım atmadım sakince öptü, sessizce ayakta birbirimize baktık bir süre, aniden sordu.

-Bitiyor değil mi seks hayatınız, uzaklaştınız değil mi birbirinizden

sorusuna cevapsız kaldım. Yine sarıldı, kalın kollarında erirken etli dudakları boynumdaydı, kolaylıkla arkama çevirdi, boynumu öperek yavaşça öne doğru itekledi, kalçama değen taşlaşmış sikin ne kadar kalın, ne kadar zevk verici olduğu tekrar aklıma geldi, fazla karşı koymadan mutfak tezgahına domalmış arkamda diz çökmüş adamın diline teslim etmiştim kendimi. O dili, beni alt kattaki o odada kocamın siki ile yaşattığı orgazmlardan daha şiddetlisini yaşatan dili amımdayken tezgah kenarına zor tutunuyordum. Mutfağımda ayakta bir dil tarafından beceriliyordum,

-am sularına doyamıyorum aşkım

diyordu bacak aramdan gelen ses. Ben de yalamana doyamıyorum demek istiyordum, boğazımdaki yumrudan konuşamıyordum, dudakları ayrıldı, ev işi yaptığım gündelik elbise iyice belime çekildi.

-Çok güzel götün var aşkım.

Kadınlığıma bu kadar sert, bu kadar kalın ne baskı yapıyordu biliyorum artık ve onu çok özledim. Tüm ıslaklığıma rağmen baskısı tekrar nefessiz bırakarak yine içime kaydı.

-Dar amcıklı kadınım benim

fısıltısı ile sikmeye başladı. Sikini köküne kadar vurdukça ona göre çok küçük gövdem sanki havalanıyor, o etli eller kalçalarımı okşayıp arada küçük küçük tokatlarken,

-böyle aşkım sesini duymak istiyorum

diye konuşuyor.

-Kocan zevk vermiyor değil mi sana, senin yarağın bu artık. Cevap ver küçük aşkım

diye daha sert vuruyor. Kaç dakika geçti sevişmeye başlayalı farkında değilim, orgazm dalgalarına teslim olduğumda yere doğru kayıyorum siki içimden çıkıyor, bir süre dizlerim üstünde kalıyorum öyle, kendime geldiğimde karşıki sandalyede çıplak oturduğunu görüyorum, siki hala havada. Üzerimdeki elbiseyi bile çıkarmadan gidip sike yerleşiyorum, her an içimde istiyorum onu, yine ter bastırıyor kalınlığı, o sabit hareketsiz, ben üzerinde zıplayarak siktiriyorum kendimi.

-Geliyorum aşkım
-Gel durma

diye bağırtıyor karnımdaki kelebekler. En derinlerimi suladığını hissetmek yine elimde ayağımdaki gücü emiyor, yığılıp kalıyorum kucağında, siki inip içimden çıkana kadar öyle kalıyoruz. Boynunu ben öpüyorum, sakince başımı dayayıp sakinliyorum, beni öperek toplanıyor evine iniyor bense kocam bir şey lazım mı diyene kadar mutfak halısı üzerinde yatıyorum. Ayağa kalktığımda içimden süzülenleri havluya siliyorum, çamaşırımı bulamıyorum Cevat abi’de kaldı galiba. Kocama kapıyı donsuz, saçım başım dağınık açıyorum.

-Hastayım galiba biraz

diye erkenden yatıyorum. Bir akşam Murat

-Tatile mi gitsek

diye geliyor. Haftada eskiden üç dört olan sevişmelerimiz bire düşmüş, onlar da tatsız tuzsuz ve ikimizde bunun farkındayız.

-Nereye gideceğiz ki bir sürü para
-Annemlere gideriz yarın

deyince aramızda kavga çıkıyor ve evlendiğimizden beri ilk defa salondaki kanepede uyuyor. Gece yatağımda yalnız iken Cevat abi ile yazışıyorum bunları,
*duydum sesinizi gönder kendisi gitsin annesine,
*gitmez, Serpil Ablayla yattı diye beni bu evde seninle yalnız bırakmaktan korkuyor.
*Tamam düşünürüm bir şeyler
diyor. Çok geçmeden içerden çalan telefon Murat’ın, bir süre sonra yatak odamıza izin ister gibi kapıyı çalıp giriyor,

-ben Cevat Abi’ye iniyorum, Almanya’ya gidecekmiş bir iki hafta havuz odasının jeneratörün anahtarlarını verecekmiş.

Ertesi sabah yine,

-gelmem ben annene, tatil değil hizmetçilik yapıyorum

kavgamızdan sonra kocama ve Cevat abi’ye el sallıyorum balkondan. Havaalanına kadar gitmişken Murat’ı da annelerine bırakacak sözde. Bunun kocama bir oyun olduğunu, akşam olmadan geri döneceğini ve kocam gelene kadar alt katta karısı olacağımı biliyorum, sakin sakin bir iki eşyamı çamaşırımı filan alıp aşağıya iniyorum, anahtar her zamanki gibi girişteki saksının altında. Telefonuma iki saat sonra gelen mesajda
*akşam yiyecek bir şeyler ister misin
yazıyor.
*Tokum ben, sen gelirken ne istersen al
*Seni seviyorum
*evde seni bekliyor aşkın
*Küçük götünü sikebilecek miyim bu gece
mesajına,
*şarap var mı evde
diye dönüyorum. Arabasının sesini duyduğumda iki kadeh içtim bile ve üstümde iç çamaşırsız giydiğim tek parça şeffaf gecelik var sadece. Sanki aylardır görüşmemiziz gibi hasretle sarılıp ayaklarımı yerden kesiyor.

-Ah aşkım senin için neler yapıyorum

diye öpüyor.

-Duş alıp geleyim

diye odasına gidiyor, geri geldiğinde kadehi hazır, üzerinde sadece bir şort var, içindeki sikin kabarıklığı belli. Sarmaş dolaş içiyoruz şaraplarımızı, nasıl uçar gibi geri geldiğini anlatıyor, geçen günkü çamaşırımı soruyorum, cebine koymuş, markete gittiğinde para verirken cebinden çıkmış. Katılarak gülüyorum, kadehi bitince tek kelime etmeden üzerimdeki geceliği de çıkarıyor, çıplak vücudumu kolaylıkla kucağına alıp yatak odalarına taşıyor, binada kimse yok,

-bağırmanı istiyorum, aşkımsın, yeter sikme demeni istiyorum, tüm şehir duysun isterse.

Uzandığı başucundaki komidinden krem tüpünü alıyor, sakin sakin giden öpüşmemiz yan yana uzanmış bir 69′a dönüyor, siki ve açık renk kıllı taşakları arasında geziniyor dudaklarım.

-Minik dilinle yala taşağımı

diye inliyor. Onun koca dili ise amımı tamamen kaplamış, beni kolaylıkla 69 pozisyonunu bozmadan üstüne çevirdi şimdi. Ahh tüm hayatımı alt üst eden kalın sikin başını dilliyorum, onun siki kadar şişman dili de amımda artık, bu sefer ki tek farklılık dili dışında önce soğuk gelen ama şimdi alıştığım bir kremin baskısı ile etli bir parmağının arka deliğimi zorlaması, garip bir duygu amımdaki kalın dile eşlik eden kalın parmağın da aynı anda arka deliğime kayması. Canım hiç yanmadı, kocamın sikinin kalınlığına yakın parmak güzel bir baskı yapıyor içimde, arada içimdeki bir noktaya bilerek baskı yapıyor parmağı, o nokta derinlerimi titretiyor.

-Gel buraya

diye domaltıyor yatağın üstünde arka deliğime ve amıma iki parmak aynı anda girip çıkıyor, daha hızlı hareketleri.

-Oh küçük orospu o kadar tatlı ki minik deliklerin.

Ah aşkım yerine orospum diyor bana. Parmakları o kadar becerikli ki boşalabilirim, iki deliğimin de dolu olması, iki delikten de vücuduma akan elektrik.

-Yarağımı istiyor götün sen de istiyor musun küçük götlüm.

Off boşalmak üzereyim, iki parmak içimde aynı noktayı eziyor sanki.

-Ahhh hadi
-Yarak mı istiyor orospum

diyor, parmakları gezerken.

-Evet istiyor, istiyor

bağırtıları ile öne yığılıyorum. Sadece arka deliğimdeki parmak içimde, kasılmalarımda sıkışıyor deliğim iyice.

-Tam bir sikiş makinasısın sen, durmadan siksem doymam.

Hafif yan çeviriyor, bacağımın birini havalandırıp diğerini kıvırıyor biraz.

-En rahat böyle olacak

diyor. Aşağıya bakıyorum, o dev kalın garip aleti bembeyaz krem kaplı, daha garip gözüküyor, başı arka deliğim üzerinde,

-şimdi nefesini tutma rahat

derken, aniden bastırıyor, ağzımdan çıkan çığlık apartman dışında da yankılanıyor.

-Oh bitti işte aşkım, bu kadar gitti bir bekaret daha.

Arkamda bir kayganlık hissi, hafif bir uyuşukluk ama bacaklarımı kapatamadığım bir genişlik var.

-Bu kadardı

diyor. Nefesim daha rahat artık, gevşiyorum, bu yaptığım hata imiş, bitmemiş. Bir süredir hareketsiz duran sikini asıl şimdi parçalayarak yerleştiriyor içime,

-tamam şimdi bitti

diyor. Yatağı yumrukluyorum, iki parça oldum sanki, içimden atmaya çalıştığım ama atamadığım beni parçalayan bir kor kütük içimde. Acı içinde kıvranırken sakin sakin bacaklarımı tutuyor, benim gözlerim acıdan yaşlı onunkiler ise şehvetten kızarmış.

-Bitti aşkım, bitti, küçük amcığın da zor almıştı bak o da sevdi.

Parmağı yine bızırımı eziyor. İçime yavaş yavaş bir uyuşma yayıldı sanki, parmağı ile siki aynı tempoda sakince içimde oynuyor az geri, çok az ileri, ağzım ve burnumdan aynı anda nefes almak yetersiz geliyor sanki, ikisi de sonuna kadar açık. Boğazım kurudu, garip sesler çıkıyor.

-Bak alıştı götün, yarın daha rahat sikerim,

onun da yüzü benim kadar terli.

-Sikim götünde zıplayacaksın orospum benim.

Eli göğüs uçlarımda, kıçımda garip bir gerginlik ve uzaklaşan hafif bir yanma, parmak uçlarının ezdiği göğüslerimde bir zevk dalgası.

-Krem ilaçlı aşkım rahat ol, şimdi daha rahat sikileceksin, rahatladı değil mi küçük götün.

Kafamı sallayabiliyorum sadece. İçimden çıktığından gaz sesi gibi bir ses çıkıyor, büyük bir rahatlama ama sanki hala açık arkam, tekrar dört ayak üstündeyim, parmaklarının deliğim çevresine bir şey sürdüğünü hissediyorum, biraz daha serinliyor sanki çevresi, sonra yine aynı eziyet. Kremli yine rahatla aşkım demesi ona kolay, kremlediği kütüğü aynı yerleri aynı şekilde parçalayarak yerleşiyor, belime doladığı elini bızırıma atarak kalçaları yapışana kadar yerleşiyor götüme. Dakikalarca bu zevk ve acı denizinde yavaş yavaş sikiliyorum, arkamdaki sik çıkmadan kendini geri atıyor, boşalma böğürtüleri ile içimde genişlerken rahatlatacakmış gibi bacaklarımı iyice açıyorum, kendimi yastığa zor atıyorum, siki sönmeye başlayana kadar kıpırdamadan kalıp sonra bir yastık çekiyor başının altına, yatağın iki ucunda ters bir şekilde sızıyoruz. Şarap ve seks uyku ilacı oldu bana.

Kalktığımda yatakta yalnızım, mutfaktan sesler geliyor, ayağa kalktığımda arkamda ve karnımda bir sancı var, yatağın içi savaş alanı gibi, kırmızımsı sarımsı lekeler. Arka deliğime bakıyorum aynada korktuğum gibi bir kara delik manzarası yok ama çevresi kızarmış sanki kan toplamış gibi morarmış, duş yapıp mutfağa geldiğimde

-günaydın

diyor, sabah olmasına şaşıyorum.

-On bir saat uyudun, banyodaki kremi sana bıraktım, sür iyi gelir

derken kıçımı tokatlıyor, dudaklarına uzanıyorum, uzun uzun öpüşüyoruz. Bütün gün AVM'leri dolaşıyor alışveriş yapıyoruz, akşam yemeğini bir meyhanede güle oynaya yiyoruz, eve döndüğümüzde ikimizde sarhoşuz. Yukarı bizim eve doğru yöneliyor, sorar gibi olunca

-gel bir hafta aşağıda kalacağız zaten, yatağında sikmek istiyorum seni

derken eli eteğimin altından çıplak kalçalarımda. Amım sulandı bile sanki, kısa sürede evlilik yatağımda, ellerinin altında kaybolan göğüslerim ezilerek, aynı anda dili amımda gezinerek bağırtarak boşaltıyor beni, evet onunla iken hiç utanmadan çekinmeden çığlık çığlığa bağırıyorum ve inliyorum.

-Oh orospu belin ne ince, yarağım içine girince karnın şişiyor

diyerek sikmeye başlıyor. İnce bacaklarım omuzlarında elimi karnıma götürüyorum, ah kökledikçe karnım şişiyor sanki.

-Cevat abin ne güzel sikiyor değil mi

diyor, inliyor,

-aşkın mıyım orospun mu

diye kıvranıyorum.

-Sen söyle

diye hızlanıyor,

-böyle orospu gibi sik beni acımadan

diyorum. Ayağa kalkıyor hala kucağındayım, siki bir motor gibi içimde gidip geliyor, sikine takılı bacaklarım havada sallanıyor, tekrar yatağa fırlatıp ters çeviriyor, arkadan bastırarak amıma giriyor, göbekli vücudu altında nefessiz kalırken içime zıplar gibi saplıyor sikini. Yatak ve iri gövdesi arasında ezildikçe eziliyorum, bir ateşe sonra bir karanlığa düşüyorum, ellerim acıyor çarşafları çekiştirmekten, nefesim düzelince

-doldur artık amımı hayvan doldur artık

diyorum. Biraz doğrulup kucağına doğru çekiyor, göğüslerimi acıtır gibi sıkarken patladığını fark ediyorum, dölleri içimden damlıyor, kaşık gibi sarılıyoruz, siki belki hala içimdeyken uyuya kalıyorum.

Üç gün sabah ve akşam birer kez aynı katıksız seks dolu anlar ile sevişiyoruz, arkama ikinci girişi yine zor ve acılı oluyor. Biraz sikip zorlandığımı görüp

-dinlen aşkım

diyor. Film seyrederken dayanamayıp önüne diz çöküyorum, önce bana yaşattıkları için taşaklarına teşekkür ediyorum, sonra o koca siki alabildiğim en son noktaya kadar ağzıma almaya çabalıyorum. Ağzımın kenarından basit bir orospu gibi tükürükler akıyor.

-Seni seviyorum

diye inliyor sadece. Bana dölü ilk kez tattıran siki tekrar patlarken boğazımdan akmasını bekliyorum, üstüm başım döllerinden kalanlarla kaplı iken sarılıyoruz, kocamın dönmesine iki saat varken o halde evime çıkıp uyuyorum. Kocam

-sana bir müjdem var

diye dönüyor, memleketi olan Bursa’ya tayin ayarlamış.

-Bana sormadan bunu nasıl yaparsın

diye kavga ediyoruz.

-Sen git ben buradan ayrılmayacağım

dememi anlayamıyor. İki hafta daha ayrı yataklarda geçiyor,

-ben göreve başlayım sen de kafanı toplar gelirsin

diye bir gece yarısında Bursa’ya gidiyor. Uğurlamıyorum bile, gözlerim yaşlı olarak aşağıya iniyorum, çırılçıplak geldiğimi duymadan uyuyan Cevat abinin yanına giriyorum, arkam dönük olarak kollarına sokuluyorum, kocam geldiğinden beri hasretiz birbirimize. Konuşmadan sarılıp bir eli ile göğsümü kavrıyor, şortunu çıkarıp kalkmaya başlayan sikini amıma sürtüyor, çok geçmeden o sertleşmiş ben de ıslağım, bir eli ile tutup rahatça kaydırıyor güzel sikini içime, ****** gibiyiz ikimiz de, kalçalarımı geri vererek hala amımı gere gere dağıtan siki iyice derinliklerime alıyorum. Kollarımı göğüslerimi sarıyor, kıpırdayamaz halde belki on belki on beş dakika sürüyor ikimizi de terleten bu sikiş, benim gözlerimdeki yaşları orgazm ağlamalarına dönüştürüyor bu hiç konuşmadan süren sevişme. Döllerini bırakma hamleleri bu son iteklemeleri, içimi yakarak süzülüyor tatlı dölleri, omzumu öpüp

-seni seviyorum

diyor sadece, içimden siki kaydığında uyku beni ele geçirmek üzereydi zaten. Adetimin geciktiğini ve artık bu evin kadını olmak istediğimi yarın sabah söylerim.
Veröffentlicht von afuygun
vor 1 Monat
Kommentare
Zum Kommentieren bitte oder